Uzmanlara göre etimilojik olarak kahve kelimesi incelendiğinde; kahve ağacının ilk bulunduğu yer olan Habeşistan’ın Kaffa yöresinin Arapça karşılığı “qahwah “ karşımıza çıkmaktadır.
Bazı araştırmacılara göre Araplar bugün bilinen kahveyi henüz tanımıyorken kelime keyif veren içki, şarap anlamında kullanmaktaydı. Uzmanlara göre; etimilojik olarak bugünkü anlamını 14. yüzyılda kazanmaya başlamıştır. Bu Türkçe’de “kahve”ye dönüşmüş, buradan da Avrupa’da café, caffe, koffie, coffee, koffie, Kaffee şekline gelmiştir.
Kahve kelimesinin etimolojik kökeni oldukça ilginç bir yolculuğa sahiptir. Farklı dillerde farklı biçimlerde kullanılan bu kelime, zamanla evrimleşerek bugünkü haline gelmiştir:
1. Arapça Kökeni
Kahve kelimesinin kökü, Arapça “qahwa” (قَهْوَة) kelimesine dayanır. “Qahwa”, başlangıçta şarap veya fermente içecek anlamında kullanılmıştır. Daha sonra, kahvenin iştah kesici ve uyarıcı özellikleri nedeniyle bu içeceğe de aynı isim verilmiştir.
2. Osmanlı Türkçesi
Kahve, Arapça’dan Osmanlı topraklarına geçmiş ve Türkçede “kahve” olarak adlandırılmıştır. Osmanlı döneminde kahvehaneler ve kahve kültürü geniş bir yayılım göstermiştir.
3. Avrupa’ya Yayılımı
Kahve, Osmanlı aracılığıyla Avrupa’ya ulaştıktan sonra birçok dilde benzer bir şekilde adlandırılmıştır:
- İtalyanca: Caffè
- Fransızca: Café
- İngilizce: Coffee
- Almanca: Kaffee
Bu dillerdeki isimler, Türkçe “kahve” kelimesinin farklı biçimlerinden türetilmiştir.
4. Köken Yeri: Etiyopya
Kahvenin ilk kez tüketildiği yerin, bugünkü Etiyopya’daki Kaffa bölgesi olduğu düşünülür. Bu bölgenin adı, kahve kelimesinin etimolojisinde de etkili olmuş olabilir.
Bu yolculuk, kahvenin sadece bir içecek değil, aynı zamanda tarihsel ve kültürel bağları olan bir fenomen olduğunu gösteriyor.